ARKADAŞ

Belkide hergün o kelimeyi telaffuz etmiyoruz ama etrafımızda onlardan bir sürü olduğunu biliyoruz. Sevincini, hüznünü, sırrını, kiminle paylaşabilirsin ki? Onlarsız gerçekten hayat çekilmez olmaz mı? Bazıları için "ana baba ayrı kardeşimdir" dediğiniz bile olmuştur eminim. Peki nedir bu arkadaş, nereden geliyor ve ne anlama geliyor?
Orta Asya'da henüz yerleşik düzene geçmeden önce biz Türkler, tüm dünyayı dize getirecek kadar güçlü bir birliktelik içersindeydik. Şüphesiz bunu da birbirimize olan bağlılığımız sayesinde başarıyorduk. Korkudan şu an nüfusu 1 milyar 320 milyon olan çine bile dünya dışından bakıldığında dahi görülecek çin seddini biz yaptırmadık mı? Savaş alanlarında, at sırtında olduğu kadar okçulukta da ayrı bir ustalığımız vardı. Türk dendiği zaman herkes bir kere daha düşünürdü. Şu an dünyada kullanılan ve hala geçerli sayılabilecek bir sürü savaş taktiği, Orta Asya'da atalarımızın kullandığı taktiklerdir. Barutun icadından önce savaş alanlarında çok daha mertti insanlar fakat yine de kılıç, ok, gürz darbelerine karşı her an tetikte olmak için arkanızıda kollamanız gerekmekteydi. Atalarımız savaş alanında hep sırt sırta dövüşürdü ya çocukları ya kardeşleri yada kabilede en güvendikleri kişi hep yanı başlarında olurdu savaş sırasında. Onlar vurulup düşsede sırtlarını büyükçe bir kayaya veya sağlam bir ağaca yaslarlardı işte buna arka-taş diyorlardı ve bir süre sonra hakkında herşeyi bildikleri, hiç ayrılmayan, beraber avlanan, beraber üzülen, beraber sevinen insanların birbirlerine hitap şekli oldu arkadaş. Bugün bile öyle değilmi en küçük sevincimizi, hüznümüzü bile yüzyüze, telefonda, msn'de, veya facebook'da bir arkadaşımızla paylaşmıyor muyuz? iyikide varlar, iyiki varsınız hayatımda olduğunuz içinde teşekkür ederim..